Herkese tekrardan merhabalar, yine bir film anlatımıyla daha beraberiz. Size bugün bahsedeceğim film The Wicker Man, yani Türkçe adıyla Lanetli Ada. Ve bu film anlatımı, rezalet 2006 versiyonundan olmayacak. Zira bu filmin ardından 2006 yapımı olanı da izledim ve gerçekten tek kelimeyle batırmışlar. Nicholas Cage bile toparlayamamış. 1973 yapımı orijinal The Wicker Man filminden bahsediyorum. 🙂
The Wicker Man Hakkında |
The Wicker Man hakkında söyleyeceğim ilk şey, bu her yerde izlediğiniz “Hristiyanlığın zaferi” temalı bir film değil. Aksine, Hristiyanlık kaybeden taraf oluyor 🙂 Ne ilginç değil mi? İşte bu yüzden bu film, favorilerim arasında çoktan yerini aldı bile. Bu filmle beraber bir Hristiyanlık propagandası izlemeyeceksiniz.
Filmimiz bir Hristiyanın, Pagan adasında yaşadıklarını konu alıyor. Evet, yanlış duymadınız. Bir ada ve bu adanın bütün sakinleri Pagan. Pagan gelenekleri var ve Paganizm’e göre yaşıyorlar, yani özgürce! Hristiyanlığın yasakladığı çoğu şeyi, bu insanların rahatlıkla yaptığını gören Hristiyan polisimiz elbette bu olanlardan hiç hoşlanmıyor ve olanlar oluyor. Her neyse, oralara geleceğiz.
The Wicker Man Konusu
The Wicker Man’de; Neil Howie adında bir polis memuru, İskoçya’da bulunan Summerisle Adasında yaşanan bir olayı incelemek üzere adaya gider. Adada esrarengiz şekilde bir kız kaybolmuştur. Adaya gittiğinde yerlilerin öyle bir kızı tanımadığını ve asla var olmadığını öğrenir. Adalılar, bu kızın varlığını reddettikçe, polis memuru daha da derin araştırmalara koyulur ve ada sakinlerinin aslında göründükleri gibi olmadıklarını yaşadıkça öğrenecektir.
The Wicker Man Hakkında
Açık konuşmalıyım, film ortalara kadar sıkıcı. Hele ki müzikal sevmiyorsanız, tam bir işkence diyebilirim. Filmde durduk yere şarkı söyleyen Paganlar sürekli şarkı söylüyor. 🙂 Fakat filmin finali, üzerinizdeki tüm bu negatif etkiyi alıp götürecektir. Filmde kullanılan müzikler, beni benden aldı. Kostümleri, motifleri, her şeyi olağanüstü. Görsellik açısından neredeyse kusursuz. Yapım yılının hakkını veriyor, hiç o yıllara ait kötü filmler var mı zaten?
Sadece ilgimi çeken şey; The Wicker Man, korku-gerilim filmi olarak geçiyor. Hiç alakası yok. Ama bu filmi kategorilendirmek zor olabilir gerçekten. Belki psikolojik-gerilim diyebilirim. Siz ne dersiniz?Yukarıda bahsi geçen polis memuru; adaya ayak bastığından bu yana hep bir araştırma içinde. Bu da biraz işi monotonlaştırıyor. İnsanları izliyor, ne yaptıklarını anlamaya çalışıyor. Adada kilise yok, papaz yok, Hristiyanlığa ait hiçbir şey yok. Bu durumdan rahatsız olan polis, adadan döndüğünde bunu bildireceğini de söylüyor. 🙂 Yahu keşke önce seni ilgilendiren kısımla uğraşsaydın biraz. Sadece oradan oraya gidiyor ve insanları izliyorsun. Her neyse, filmin başından bu yana bu polisi hiç sevmedim, aksine Ada sakinleriyle derin bir bağ kurdum diyebilirim. Siz de, mutlaka bana hak vereceksiniz zaten. The Wicker Man’de, Summerisle adası sakinlerinin yaşayış biçimleri çok farklı, polis buna takmış durumda.
Ama dediğim gibi, filmin neredeyse sonuna kadar bir araştırma olacak. Bundan sıkılabilirsiniz. Bu olayların aksine, sonu oldukça şaşırtıcı. Sonuna kadar sabredin ve bu filmi bitirin. Hatta belki zaten polisin adayı aradığı, ada sakinlerini sorguladığı zamanları da beğenebilirsiniz. Belli olmaz.
Her neyse, The Wicker Man hakkında daha fazla detay vermek istemiyorum. Ben bu filme büyük bir şüpheyle yaklaştım, izledim ve beğendim. Sizin de beğeneceğinizden şüphem yok.Peki sizce Adada kayıp olan kızı bulabilecek mi bu polis? Hristiyanlığın düşüşü derken neyi kastettim acaba? Belki de hiç öyle bir kız yaşamamıştır, kim bilir! 🙂 Yeterince meraklandıysanız, sizi şöyle The Wicker Man fragman videosuyla baş başa bırakayım. Siz The Wicker Man hakkında ne düşünüyorsunuz? Lütfen yorum olarak bizimle paylaşın, iyi seyirler.