En büyük silahları kullanarak daha da büyük canavarları avlama deneyimi nihayet zirveye ulaştı. Monster Hunter Wilds inceleme yazımızda, oyuncuların tamamen açık bir Monster Hunter dünyasını keşfetme şansı bulduğunu, hikâyesiyle sürüklediğini ve durmaksızın aksiyon sunduğunu görebiliriz. Hem serinin hayranları hem de yeni başlayanlar için Monster Hunter Wilds kesinlikle müthiş bir deneyim sunuyor.
Önceki oyunlar etkileyici savaş mekanikleri sunmuş olsa da, Monster Hunter Wilds inceleme sürecinde, bu oyunun sonunda eksiksiz bir deneyim sunduğunu görmek mümkün. İlk defa, avcılar farklı biyomlar arasında kesintisiz bir açık dünyada dolaşabiliyor. Oyuncular, yemyeşil doğayı keşfetmeyi veya ölümcül canavarları aralıksız avlamayı tercih edebilirler. Bu da oyunun dünyasını önceki oyunlara kıyasla çok daha canlı hissettiriyor.
Güç ve Seçenek Bolluğu
Monster Hunter: World ile seriye başlayan biri olarak, sunulan seçeneklerin fazlalığı bazen beni bunaltabiliyor. 14 ana silah, onlarca eşya ve mühimmat türü, sayısız silah ve zırh seçeneği ile yemek güçlendirmeleri derken karar vermek zor olabiliyor. Tüm bunlara ek olarak, savaş sırasında karmaşık menü sistemini yönetmek gerekiyor.
Aksiyona atılmadan önce, 14 silah türünü eğitim alanında denemenizi şiddetle tavsiye ederim. Ben şahsen çift kılıçları tercih ettim ve destek için bir yaylı tüfek taşıdım. Oyunun büyük bir kısmı devasa boss savaşlarıyla geçtiğinden, tarzınıza en uygun silahı seçmek ilk önceliğiniz olmalı.
Hikaye ve Dünyanın Keşfi
Önceki Monster Hunter oyunları hikâye unsurlarına sahipti, ancak bunlar genellikle yalnızca avlara dramatik bir bağlam eklemek için vardı. Monster Hunter Wilds inceleme sürecinde fark ettim ki, bu oyun seride ilk kez hikâyeyi merkezi bir unsur olarak sunuyor. Yeni keşfedilen Yasak Topraklar’a adım atacak, çeşitli kabileleri ve kültürleri tanıyacak ve birdenbire kaosa neden olan gizemli Beyaz Hayalet’i (White Wraith) avlayacaksınız.
Ana hikâye oldukça kısa olsa da, tüm ara sahneler ve seslendirmeler oldukça kaliteli yapılmış. Hikâye tamamlandıktan sonra ise yüksek seviye canavarlar açılıyor ve Avcı Seviyeniz arttıkça ek hikâye unsurları ortaya çıkıyor.
Muhteşem Boss Savaşları
Zamanla standart canavarlar (Congalala veya Rathian gibi) çok fazla tehdit oluşturmaz hale gelse de, her canavarın kendine özgü saldırı tarzı ve kişiliği olması dövüşleri her zaman taze tutuyor. Her savaşın benzersiz hissettirmesi ve canavarların detaylı tasarımlarına verilen özen, oyunun en büyük artılarından biri.
Her biyomun gerçek bir kralı olan bir Apex canavarı bulunuyor. En sevdiğim karşılaşmalardan biri, parıldayan mor pullarıyla muhteşem görünen Uth Duna oldu. Bu devasa leviathan, muazzam fiziksel gücünü kullanarak savaş alanını domine ediyor ve su kalkanı sayesinde oldukça dirençli hale geliyor.
Diğer Apex avları da aynı derecede etkileyici: şimşek wyvern’i Rey Dau, alev ahtapotu Nu Udra ve elbette efsanevi Beyaz Hayalet Arkveld gibi. Tabii ki, keşfetmeniz için daha birçok sürpriz canavar bulunuyor.
Dövüş ve Yeni Mekanikler
Dövüş mekanikleri genel olarak hızlanmış ve daha akıcı hale getirilmiş. Monster Hunter Wilds inceleme sürecinde, önceki oyunlardan daha esnek bir savaş sistemi ile karşılaştım. Örneğin, Monster Hunter Rise bana göre biraz hantal bir dövüş sistemine sahipti, ancak Wilds’ta kombolar ve kaçış hareketleri oldukça akıcı hissettiriyor.
Yeni eklenen Odak Modu (Focus Mode), karakterinizin hedefe kilitlenmesini sağlayarak Odak Saldırıları (Focus Strikes) yapmanıza imkân tanıyor. Eğer aynı noktaya yeterince saldırırsanız, orada bir yara açılıyor ve bu yaralar kritik hasarlar vermenizi sağlayarak savaşları daha stratejik hale getiriyor.
Seikretler ve Destek Karakterleri
Birçok oyunda binek sistemlerinden hoşlanmam. Ancak Monster Hunter Wilds inceleme sürecinde, Seikret adlı yaratıkların mükemmel bir binek sistemi sunduğunu fark ettim. Önceki oyunlardaki Palamute’lerden farklı olarak, Seikretler tamamen ulaşım amaçlı kullanılıyor ve savaşta doğrudan yer almıyorlar. Ancak, savaş sırasında size yardımcı olmaları ve hızlı tepki vermeleri, onları oyunun ayrılmaz bir parçası haline getiriyor.
Ayrıca Palico dostlarımız da geri dönüyor ve savaş sırasında durumu temizleme, iyileştirme, tuzak kurma ve kaynak toplama gibi görevlerle destek sağlıyorlar. Yapay zekâları oldukça başarılı olduğu için, ihtiyaç duyduğunuz anda hemen harekete geçiyorlar.
Multiplayer ve Performans
Monster Hunter Wilds inceleme sürecini büyük ölçüde tek oyunculu modda gerçekleştirdim ve çoğu savaşın solo olarak da gayet iyi dengelendiğini gördüm. Ancak, çok oyunculu modda savaşlar daha eğlenceli hale geliyor ve her oyuncunun farklı rolleri deneyebilmesi mümkün oluyor.
Performans açısından PlayStation 5’te Monster Hunter Wilds ile hiçbir sorun yaşamadım. Öncelikli Kare Hızı (Prioritize Framerate) modunda oynayarak 60 FPS ile 120 Hz çıkışını kullanarak herhangi bir kare düşüşü veya gecikme yaşamadım. Görselliğe odaklanmasam bile ortamlar ve canavarlar inanılmaz derecede detaylı görünüyor.
Canavar Avcılığı Hiç Bu Kadar Eğlenceli Olmamıştı
Bazı serinin eski hayranları Monster Hunter Wilds’un yeni yönünden hoşlanmayabilir, ancak oyun, çok daha geniş bir oyuncu kitlesine hitap edecek şekilde tasarlanmış. Görseller açısından serinin en iyisi olmasının yanı sıra, kesintisiz açık dünyası oyunun evrenini hiç olmadığı kadar canlı hissettiriyor. Geliştirilmiş dövüş mekanikleri ve binek kontrolleri sayesinde başladığınızda elinizden bırakamayacağınız bir oyun olmuş.
Eğer Monster Hunter Wilds inceleme yazımız size oyunu denemek için ilham verdiyse, devasa canavarlarla dolu bu dünyaya dalmak için daha fazla beklemeyin!
Bu inceleme yazısı mmorpg.com sitesinden alınarak aslına uygun olarak Türkçeleştirilmiştir.